Pisuvarda ihtiyaç giderirken mesaj okuduğum zamanlar olmuştu. Ta ki başka bir hemcinsimi, erkekler tuvaletinde aynı durumda görüp mesaj mı çekiyor, fotoğraf mı çekiyor diye şüphe duyana kadar. Bir daha asla!
Sigara içilmeyen evin salonunda sigarasını yakıp, çakmağı cebine koyup, koşarak balkona çıkan canlıya erkek; bu harekette mantık arayan canlıya ise kadın denir...
1- Savaşlarda ölmek. 2- Madenlerde çalışırken ölmek. 3-Sürekli çalışmak zorunda olduğu için karşı cinsinden ortalama 6 yıl önce ölmek. 4-İşsizliğin bir boşanma nedeni olması. 5- Kadın olduğunuz için değerinizin olmaması, zorunlu olarak bir şeyler üretmek zorunda olmak. 6- Siz işsizken pozitif ayrımcılık adı altında size iş verilmeyip sizden niteliksiz erkeklere iş verilmesi ve iş bulamamanız. 7- Erkeklerin çöp kamyonu şöförünü değil de jip şöförü kadınları platonik sevecek kadar değerli görmesi. 8- Otobüste siz bağdaş kurduğunuzda yasak olması ama bunu bir erkek yapınca,"Ama o erkek" denmesi. 9- Her gün onlarca kadın sokakta, iş kazasında, trafikte ölmesi ve haber değeri olmaması. Ama bir erkek ölünce gündemin en başında olması. 10-Size sormadan kadınlığınızın din adına kesilmesi ve cinseli hassaslığınızın düşürülmesi. Söylemiş miydim siz savaşta ölseniz bile mağdurun yine erkek olması. Kadın olmak çok zor.
Erkeklere; kişisel bakımdan bi haber, temizlik anlayışı olmayan hatta suyun varlığını inkar eden varlıklar diye genelleme yapıp dalga geçen kadına, "Şu makyajının öncesi ve sonrası kıyasıyla evrimin kayıp halkası gibisin devrem!" dedim. İntikam alındı, pişman değilim.
Bir önceki itirafımda bahsettiğim eski sevgilimle diğer ben olarak buluştum. Beni görünce tesadüf eseri orada olduğumu sandı. Masasına oturunca biraz gerildi ve panikledi. Kimi beklediğini sordum bir arkadaşımı dedi. Diğer ben olarak kendimi ona tanıttığım rumuzu ve adımı söyledikten sonra onu mu bekliyorsun dediğimde suratındaki şaşkınlık inanılmazdı. Sonrasında ağzıma geleni hiç nefes almadan suratına saydırdım. Hiçbir şey demeden, suratıma bakamadan dinledi beni. Son olarak kalktım ve suratına tükürerek aldım çantamı mekanı terk ettim. Arabamda yaklaşık 2 saat kadar bağırarak hiç durmadan ağladım. Sonra sildim göz yaşlarımı ve her şeyi geride bırakarak hayatıma devam etmeye başladım. Şimdi onunla ilgili tek dileğim ise Allah'ından bulması.
Gecenin bir yarısı çarpıntısı tutup biraz da uzayınca kocama telaşla; " Doktora gidelim, ambulans çağıralım" diyorum. O da sakince "Sevişelim geçer" deyip beni dumur ediyor. Haydi, şifa niyetine...
"Erkekler, tuhaf yaratıklar evladım!" dedi; "İnsanın kendini bilmesi güzel bir şey amca!" diye cevap verdim diye de kızdı. Ne dememi bekliyordun ki bey amcacım?
Aynı zamanda üst kat komşumuz da olan kocamın arkadaşı, bir kadının yüreğini hoplatacak kadar yakışıklı, inanılmaz derecede çekici ve kaslı bir adam. Böyle bir adamı karısı nasıl boşar diye meraktan ölecektim ki sonunda çok soğuk bir şekilde ve öylesine sorarmış gibi kocama sordum. Adam tam bir düzenbazmış. Bir dediği bir dediğini tutmazmış. Sözüne asla güven olmazmış. Ve böylelikle yine yeni yeniden tipine bakıp adam sanmanın yanlış olduğunu çözmüş ve kocam gibi sözünün eri bir adamla evli olduğum için şükreder bir halde buldum kendimi.
Kendi kararlarımı almaya başladığım, 12 yaşında tanıştım Kamuran Abi ile. Babam tavsiye etmişti. Babam memnunsa bende memnun kalabilirdim, gerçekten de harika kullanıyordu ellerini. Hele sohbeti, bir harikaydı. Beni rahatlatıyordu. Üniversite için şehirden ayrılana kadar hep sadık kaldım ona. Erzurum'da o bilmediğim şehirde geçirdiğim yıllar boyunca başkasına emanet ettim kendimi, biraz hoyrat kullansa da, yine de memnundum, Kamuran Abi kadar usta olmasa da işini biliyordu. Sonra döndüm İstanbul'a, ilk işlerimden biri Kamuran Abi ile hasret gidermekti. Yine ona teslim ettim kendimi. Yıllar geçti bu sefer Marmaris'e taşınmıştım. Zaten Kamuran Abi yaşlanmış eski performansını aratır olmuştu. Marmaris'te yepyeni genç dinamik birine teslim edebilirdim artık kendimi. Öyle bir kaç denemeden sonra buldum daha 30 yaşında bile olmayan Hikmet'i. Sanatçı tabiri Hikmet için az kalırdı. Artık kendimi Hikmet'ten başkasının önünde başımı eğmiş olarak düşünemiyorum. Evet biz erkekler için berberimiz önemlidir. Berberimi bile aldatmayan ben, bir kadını mı aldatacağım?
Erkeklerin aşık olduğunu nasıl anlarsınız diye test çözüyor. ''Anlaşılmaz olanın kadınlar olduğunu söyleyip durdular senelerce ama asıl anlaşılmaz olan erkeklermiş ya!'' diye de hayıflanıyor. ''Ne oldu?'' diyorum, "Bu adam benim elimi tutuyor, gözlerimin içine bakıyor, beni rahat ettiriyor ama kapımı açmıyor" diyor. Diğerlerini yapanı bulmuş da söyleniyor bir de ya. Deli mi ne?
Mesajdır o
Pisuvarda ihtiyaç giderirken mesaj okuduğum zamanlar olmuştu. Ta ki başka bir hemcinsimi, erkekler tuvaletinde aynı durumda görüp mesaj mı çekiyor, fotoğraf mı çekiyor diye şüphe duyana kadar. Bir daha asla!
Erkek adam
Sigara içilmeyen evin salonunda sigarasını yakıp, çakmağı cebine koyup, koşarak balkona çıkan canlıya erkek; bu harekette mantık arayan canlıya ise kadın denir...
Kadın olmanın zorlukları
1- Savaşlarda ölmek. 2- Madenlerde çalışırken ölmek. 3-Sürekli çalışmak zorunda olduğu için karşı cinsinden ortalama 6 yıl önce ölmek. 4-İşsizliğin bir boşanma nedeni olması. 5- Kadın olduğunuz için değerinizin olmaması, zorunlu olarak bir şeyler üretmek zorunda olmak. 6- Siz işsizken pozitif ayrımcılık adı altında size iş verilmeyip sizden niteliksiz erkeklere iş verilmesi ve iş bulamamanız. 7- Erkeklerin çöp kamyonu şöförünü değil de jip şöförü kadınları platonik sevecek kadar değerli görmesi. 8- Otobüste siz bağdaş kurduğunuzda yasak olması ama bunu bir erkek yapınca,"Ama o erkek" denmesi. 9- Her gün onlarca kadın sokakta, iş kazasında, trafikte ölmesi ve haber değeri olmaması. Ama bir erkek ölünce gündemin en başında olması. 10-Size sormadan kadınlığınızın din adına kesilmesi ve cinseli hassaslığınızın düşürülmesi. Söylemiş miydim siz savaşta ölseniz bile mağdurun yine erkek olması. Kadın olmak çok zor.
Kadınlar-Erkekler
Erkeklere; kişisel bakımdan bi haber, temizlik anlayışı olmayan hatta suyun varlığını inkar eden varlıklar diye genelleme yapıp dalga geçen kadına, "Şu makyajının öncesi ve sonrası kıyasıyla evrimin kayıp halkası gibisin devrem!" dedim. İntikam alındı, pişman değilim.
İyileşiyorum
Bir önceki itirafımda bahsettiğim eski sevgilimle diğer ben olarak buluştum. Beni görünce tesadüf eseri orada olduğumu sandı. Masasına oturunca biraz gerildi ve panikledi. Kimi beklediğini sordum bir arkadaşımı dedi. Diğer ben olarak kendimi ona tanıttığım rumuzu ve adımı söyledikten sonra onu mu bekliyorsun dediğimde suratındaki şaşkınlık inanılmazdı. Sonrasında ağzıma geleni hiç nefes almadan suratına saydırdım. Hiçbir şey demeden, suratıma bakamadan dinledi beni. Son olarak kalktım ve suratına tükürerek aldım çantamı mekanı terk ettim. Arabamda yaklaşık 2 saat kadar bağırarak hiç durmadan ağladım. Sonra sildim göz yaşlarımı ve her şeyi geride bırakarak hayatıma devam etmeye başladım. Şimdi onunla ilgili tek dileğim ise Allah'ından bulması.
Erkekleri Anlamak
Gecenin bir yarısı çarpıntısı tutup biraz da uzayınca kocama telaşla; " Doktora gidelim, ambulans çağıralım" diyorum. O da sakince "Sevişelim geçer" deyip beni dumur ediyor. Haydi, şifa niyetine...
Doğru söze ne denir
"Erkekler, tuhaf yaratıklar evladım!" dedi; "İnsanın kendini bilmesi güzel bir şey amca!" diye cevap verdim diye de kızdı. Ne dememi bekliyordun ki bey amcacım?
Güven önemli
Aynı zamanda üst kat komşumuz da olan kocamın arkadaşı, bir kadının yüreğini hoplatacak kadar yakışıklı, inanılmaz derecede çekici ve kaslı bir adam. Böyle bir adamı karısı nasıl boşar diye meraktan ölecektim ki sonunda çok soğuk bir şekilde ve öylesine sorarmış gibi kocama sordum. Adam tam bir düzenbazmış. Bir dediği bir dediğini tutmazmış. Sözüne asla güven olmazmış. Ve böylelikle yine yeni yeniden tipine bakıp adam sanmanın yanlış olduğunu çözmüş ve kocam gibi sözünün eri bir adamla evli olduğum için şükreder bir halde buldum kendimi.
Sadakat
Kendi kararlarımı almaya başladığım, 12 yaşında tanıştım Kamuran Abi ile. Babam tavsiye etmişti. Babam memnunsa bende memnun kalabilirdim, gerçekten de harika kullanıyordu ellerini. Hele sohbeti, bir harikaydı. Beni rahatlatıyordu. Üniversite için şehirden ayrılana kadar hep sadık kaldım ona. Erzurum'da o bilmediğim şehirde geçirdiğim yıllar boyunca başkasına emanet ettim kendimi, biraz hoyrat kullansa da, yine de memnundum, Kamuran Abi kadar usta olmasa da işini biliyordu. Sonra döndüm İstanbul'a, ilk işlerimden biri Kamuran Abi ile hasret gidermekti. Yine ona teslim ettim kendimi. Yıllar geçti bu sefer Marmaris'e taşınmıştım. Zaten Kamuran Abi yaşlanmış eski performansını aratır olmuştu. Marmaris'te yepyeni genç dinamik birine teslim edebilirdim artık kendimi. Öyle bir kaç denemeden sonra buldum daha 30 yaşında bile olmayan Hikmet'i. Sanatçı tabiri Hikmet için az kalırdı. Artık kendimi Hikmet'ten başkasının önünde başımı eğmiş olarak düşünemiyorum. Evet biz erkekler için berberimiz önemlidir. Berberimi bile aldatmayan ben, bir kadını mı aldatacağım?
Aşık mı
Erkeklerin aşık olduğunu nasıl anlarsınız diye test çözüyor. ''Anlaşılmaz olanın kadınlar olduğunu söyleyip durdular senelerce ama asıl anlaşılmaz olan erkeklermiş ya!'' diye de hayıflanıyor. ''Ne oldu?'' diyorum, "Bu adam benim elimi tutuyor, gözlerimin içine bakıyor, beni rahat ettiriyor ama kapımı açmıyor" diyor. Diğerlerini yapanı bulmuş da söyleniyor bir de ya. Deli mi ne?